Kayıtlar

Mayıs, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

liman

eski limanlar, akıldan hiçbir zaman çıkmazlar. geri dönmek isteriz pek çok zaman. sanki başka yerlerdeymiş gibi onları arayışa bile geçeriz. kimi zaman onları hep aşina oldugumuz sokakta degil de o esip geçtigimiz dar, kırık kaldırımlı sokakta arar oluruz. bazen her kapıdan dışarı çıktığımızda güzel bi tesadüfün hülyasiyla, kimi zaman da hani hep oturulan o bankın altında arar insan. hatta öyleki eski için girilen her sokak insanin koridoru, bankı ise odası, eskiyle karşılaşacağımıza inanılan o agaç ise evin çatısı olu verir. ancak aranan eski liman ne bırakılan eskidir ne de biz hatiralardaki kisiyizdir. bazen yıllar ve aylar o kadar çok üstün gelir ki belki de geri dönülmez bir zaman akışına girmiş bile olabilir.     13 (not) bazı sözler ölünün arkasından yakılan ağıtlara benzer. kimseye bir faydası yoktur. 

küçük nara

bir gün oturup küçük bi çocukla ağlamak istiyorum onun kadar kırılgan ve hüzünlü başımı iki dizimin arasına alarak  ve sonrasında bizi gören var mı diye etrafa bakınarak -13